Bilindiği gibi çocuk tekerlemeleri, çocukların çeşitli oyunları oynadıkları veya oynamaya başladıkları sırada söyledikleri birbiri ile uyumlu, kafiyeli sözlerdir. Bunlardan bir kısmını alıyorum.
Aşağıdaki tekerlemeyi çocuklar el ele tutuşarak, ellerini sallayıp döner bir vaziyette söylerler:
Keçi keçi beee
Bin tepeme
Haydi gidelim
Ayşe teteme
Ayşe teteme hasta
Çorbası tasta
Mendili ipek
Kendisi köpek.
(Not: Burada geçen “tete” kelimesi köyde teyze anlamına kullanılır)
Aşağıdaki tekerleme de oyun sırasında söylenir. İki çocuk yine el ele tutuşur, tekerlemeyi söylemeye başladıkları sırada kuyudan su çekiyormuş gibi aşağıdan yukarıya kavis çizerek ellerini sallarlar. Tekerlemenin “halka da boynumdan geçer” denilen yerinde ellerini bırakmadan kollarını başlarının üzerinden geçirerek dönerler:
Annem bana minareden su çeker, su çeker
Halka da boynumdan geçer.
Minarede bir kuş var,
Kanadında gümüş var,
Eniştemin cebinde
Türlü türlü yemiş var.
Annem bana minareden su çeker, su çeker
Halka da boynumdan geçer.
Yemişimi yediler
Bana miskin dediler
Ben miskinden beterim
Sokak sokak gezerim.
Annem bana minareden su çeker, su çeker
Halka da boynumdan geçer.
Burada vereceğim tekerleme de herhangi bir oyuna başlarken ebe seçiminde söylenilen tekerlemelerdendir. Sayışma sırasında söylenir:
Ooooo (işaret parmağı ağıza sokularak bu ses çıkarılır)
Anya manya kumpanya
Bir şişe şampanya
Şampanyayı içtim
Tarlayı biçtim
Ben bu oyundan
Vazgeçtim.
Sayışma sırasında bu tekerleme kimde biterse o kişi sayışmadan ayrılır. Kalan kişiler, ebelik için tekrar sayışırlar. Bu sayışma ortada tek kişi kalıncaya kadar sürer. En geri kalan kişi oyunda ebe olur. Oyuna geçilir.